Bana yalnızca iş arkadaşlarım memoli der

evet, buradayım. tam bir sene olmuş. hatta bir da fazla olmuş, nasıl özlemişim lan buraları, toprak kokusu, çimenlik, arılar, kene filan.

bu yeniden merhabamda bahsetmek istediğim şey, iki gündür kafamda olan, bir türlü rüyalarımdan çıkmayan tülinden siktir yemiş caner dili. biliyorsunuz, gelinim olur musun (ya da ona benzer isimli bir yarışma) da bu caner ve tülin in aşkı dillere destan idi. işte, o akşam, yine her zamanki gibi televizyonun karşısına geçmiş, gençlik idolüm -o sıralar damarlarımda kandan çok hormon akıyor- canerin, tülinden siktir yemesini izlemiştim. o anki travmanın etkisi yeni geçti ve gençlik idolüm caner'in dilinin katlanması zihnimde dalga dalga yer etmeye başladı. evet, o dil ey okuyucu! o dil bu toprakların yıllarca acıyla, kederle, sevinçle yoğrulmuşluğudur! ve bu bağlamda, kültür bakanlığı koruması altına alınmalıdır.

isteksiz götten kabuksuz yumurta

bunlar atalarımızın bize e büyük mirası,bunlar tarihimize kaynaklık eden büyük atılımlar. bunlar erotik içerikli atasözleri ve deyimler. şahsen en çok sevidiğim:
göt kısmetten çıkınca yarrak bağdattan türkü çığıra çığıra gelirmiş. bu kadar ayrıntı bu kadar özen. bütünlük var,tutarlılık var. bundan başka bir de ali babanın çiftliğinde var. cik cik eder.

hanım koş

özer aydoğanın tarihe tanıklık eden adam diye bir karikatürü vardı bilmem hatırlarmısınız. yada ne bilem okudunuz mu. şöyle bir şeydi:

başlık: tahihe tanılık eden adam

bir adam camın arkasında durmuş,evin önünde fransız ihtilali oluyor.dayı bağırıyor yavaştan: hanım koş kavga var.

söyleyecek laf mı var?

uzun bir aradan sonra tekrar sizlerle

bildiğiniz üzere bir yıldır adam gibi yazı yazmadım (ki zaten blog bir yıllık) öss ye çalıştığım için. ama artık bitti. tabi uzun süredir doğru düzgün yazmamış olmanın vverdiği bir hamlık var üzerimde. ancak öss ye çalışırken sıkıntıdan sıçtığım kelime esprilerimle ortalığı şenlendirecem allahın izniyle.

öss

korkuyom

görüyorum ki en son yazı 20 aralık 2007de yazılmış ve "ahh ahh" demek istiyorum tıpkı bir ihtiyar gibi zaman ne çabuk geçiyormuş dercesine iç geçiriyorum. ne tırto geçti bir dönem daha ve biz hala aynı yerdeyiz, bir karış gitmemişiz:D hala aynı konular tartışılıyor, üst başlık değişken alt metin sabit. fazla ciddi gözükse de asıl problemlerin yanında gündemdekiler çocukça kalıyo, hele bir de o kocaman insanların tartıştığı düşünülüce daha bir komik. ama mevzuu o değil, mevzuu lindsay lonan'ın göğüs estetiği, büyütmüş memeleri(bkz.medyum memiş: üfleyerek silikon yapan yegane insan) ha bir de "güzel ve yalnız ülkemiz" var bol sentetik ama kazısan üstü hep Anadolu..

agyness diye bir hatun türedi ya son demlerde, erkeksi falan ayağına taşto olmanın sınırladında; salyaa:p rihanna da ne biçim oldu bi saçlar gitti falan, o eski halinden eser yok şimdi (bkz.ibo: yılların eskitemediği schwarzkopf bıyık)

condom var bir de, herkes nedense bir anda çok benimsedik, hepimiz cüzdanımızda condom taşıyormuşcasına(bkz.uykuzu-otis abi) klipte bir de sosyal mesaj verilmeye çalışılmış aidse karşı ama o kadar mal bir şarkıyla nereye mesaj veriyorsun ki:D

az yazasım var ya kısa da bir şiirle bitireyim:

Biz gittik mecliste mihman kalır mı
Dost kalır mey kalır yar tin kalır mı
Kaç kere doldurdun kanı kadeh kırılır mı
Lütfedip dudakta bir buse kalır mı

bayram

yüzler daha kırmızı boklar daha kahverengi bu gün. yediklerinize dikkat edin o kadar çikolata börek üstüste cırcır olursunuz mazallah.

cırcır doğmuş biri olarak konuşuyorum bak.